ANA SAYFA

YUKARI
Yazdır Tümünü Göster
Belgenin tamamı için programı satın almanız gerekmektedir.
+90 (555) 801 30 49
+90 (242) 248 23 55
+90 (212) 654 88 15
+90 (312) 231 81 36
+90 (242) 248 23 32
1086
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu
(HUMK.)

04.07.1961
624
Kabul Tarihi 18.06.1927

1086
HUMK.

ÜÇÜNCÜ BAP
Kanun Yolları

İKİNCİ FASIL
Temyiz

Madde 0438:

(07.10.2004 tarih ve 25606 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5236 sayılı Kanunun 16 ncı maddesiyle başlığı ile birlikte değişen ve 01.06.2005 tarihinden geçerli olarak yürürlüğe girmeden önceki şekli.) (30.04.1973 tarih ve 1711 sayılı Kanunun 1 inci maddesi hükmüdür.) (1. Fıkra: 26.02.1985 tarih ve 3156 sayılı Kanunun 21 inci maddesi hükmüdür.) Yargıtay temyiz incelemesini dosya üzerinde yapar. Ancak tüzelkişiliğin feshine veya genel kurul kararlarının iptaline, evlenmenin butlanına veya feshine, boşanma veya ayrılığa, velayete, nesebe ve kısıtlamaya ilişkin davalarla miktar veya değeri onmilyar (1) lirayı aşan alacak ve ayın davalarında taraflardan biri temyiz dilekçesi veya cevap dilekçesinden duruşma yapılmasını istemiş ise, Yargıtayca bir gün belli edilerek taraflara usulen tebligat yapılır. Tebliğ tarihi ile duruşma günü arasında en az onbeş gün bulunması gerekir; taraflar gelmişlerse bu süreye bakılmaz. Tebligat gideri verilmemişse duruşma isteği dikkate alınmaz.

(16.07.1981 tarih ve 2494 sayılı Kanunun 30 uncu maddesiyle değişen şekli.) Görevsizlik, yetkisizlik hakimin reddi, dava veya karşılık davanın açılmamış sayılması, davaların birleştirilmesi ile direnme kararlarının temyiz incelemesinde duruşma yapılmaz.

Yargıtay, birinci fıkra hükmü ile bağlı olmaksızın bilgi almak üzere kendiliğinden de duruşma yapılmasına karar verebilir.

Duruşma günü belli edilen hallerde Yargıtay, tarafları veya gelen tarafı dinledikten sonra ve taraflardan hiç biri gelmemiş ise dosya üzerinde inceleme yaparak kararını o gün tefhim eder.

Duruşma günü kararı verilemeyen işlerin en geç yirmi gün içinde karara bağlanması zorunludur.

Kanunda ivedi olduğu bildirilen dava ve işlere ait Yargıtay incelemesi öncelikle yapılır.

Temyiz olunan kararın, esas yönünden kanuna uygun olup da kanunun olaya uygulanmasında hata edilmiş olmasından dolayı bozulması gerektiği ve kanuna uymayan husus hakkında yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde Yargıtay, kararı düzelterek onayabilir. Esas yönünden kanuna uygun olmayan kararlar ile hâkimin takdir yetkisi kapsamında karara bağladığı edalar hakkında bu fıkra hükmü uygulanmaz.

Tarafların kimliklerine ait yanlışlıklarda yazı, hesap ve diğer açık ifade yanlışlıkları hakkında da bu hüküm uygulanır.

Hüküm sonucu, esas bakımından usul ve kanuna uygun olup da gösterilen gerekçe doğru görülmezse gerekçe değiştirilerek ve düzeltilerek hüküm onanır.

(1) (Bu kısımda yer alan "ikiyüzmilyon (sekizyüzmilyon)" şeklindeki ibare; 21.07.2004 tarih ve 25529 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5219 sayılı Kanunun 2/A-d maddesiyle metinde görüldüğü şekilde değiştirilmiştir.)