|
2709 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası |

09.11.1982 17863 (Mükerrer)
|
|
Kabul Tarihi |
18.10.1982 |
|
2709 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası |
|
İKİNCİ KISIM
Temel Haklar ve Ödevler
İKİNCİ BÖLÜM
Kişinin Hakları ve Ödevleri
XIII. Hakların korunması ile ilgili hükümler
C. Suç ve cezalara ilişkin esaslar
Madde 0038:
Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
Suç ve ceza zamanaşımı ile ceza mahkumiyetinin sonuçları konusunda da yukarıdaki fıkra uygulanır.
Ceza ve ceza yerine geçen güvenlik tedbirleri ancak kanunla konulur.
Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.
Hiç kimse kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.
Ceza sorumluluğu şahsidir.
(03.10.2001 tarih ve 4709 sayılı Kanunun 15 inci maddesiyle eklenen ve 17.10.2001 tarihinden geçerli olarak yürürlüğe giren şekli.) Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez.
(03.10.2001 tarih ve 4709 sayılı Kanunun 15 inci maddesiyle eklenen ve 17.10.2001 tarihinden geçerli olarak yürürlüğe giren şekli.) Hiç kimse, yalnızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz.
(…) (1)
(22.03.2004 tarih ve 25469 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5170 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değişen şekli.) Ölüm cezası ve genel müsadere cezası verilemez.
İdare, kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran bir müeyyide uygulayamaz. Silahlı Kuvvetlerin iç düzeni bakımından bu hükme kanunla istisnalar getirilebilir.
(22.03.2004 tarih ve 25469 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5170 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle değişen şekli.) Uluslararası Ceza Divanına taraf olmanın gerektirdiği yükümlülükler hariç olmak üzere vatandaş, suç sebebiyle yabancı bir ülkeye verilemez.
(1) (Bu kısımda yer alan, 03.10.2001 tarih ve 4709 sayılı Kanunun 15 inci maddesiyle eklenen ve 17.10.2001 tarihinden geçerli olarak yürürlüğe giren "Savaş, çok yakın savaş tehdidi ve terör suçları halleri dışında ölüm cezası verilemez." şeklindeki cümle; 22.03.2004 tarih ve 25469 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5170 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle madde metninden çıkarılmıştır.)
