ANA SAYFA

YUKARI
Yazdır Tümünü Göster
Belgenin tamamı için programı satın almanız gerekmektedir.
+90 (555) 801 30 49
+90 (242) 248 23 55
+90 (212) 654 88 15
+90 (312) 231 81 36
+90 (242) 248 23 32
3713
Terörle Mücadele Kanunu

12.04.1991
20843 (Mükerrer)
Kabul Tarihi 12.04.1991
3713
Terörle Mücadele Kanunu

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Çeşitli Hükümler

Madde 0020/A: Zararların tazmini amacıyla tedbir konulması

(Madde 17.08.2016 tarih ve 29804 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 671 Sayılı Khk ile [6757 Sayılı Kanun ile Değiştirilerek Kabul] eklenmiştir.)

Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tammlanan suçlar ve bu Kanun kapsamına giren suçlar nedeniyle gerçek veya tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşlarının uğradığı zararların tazmini amacıyla, soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısının talebi üzerine sulh ceza hakimi, kovuşturma aşamasında mahkeme tarafından, şüpheli veya sanıklara ait taşınmazların veya kara, deniz ya da hava ulaşım araçlarının devir ve temlikini veya bunlarla ilgili hak tesisini önlemek ya da tasarruf yetkisini kısıtlamak için şerh düşülmesine ve bu kişilerin yardımlaşma kurum ve sandıklarından olan alacaklarına tedbir konulmasına (1) karar verilebilir. Taşınmazlarla ilgili karar tapu kütüğüne; kara, deniz ve hava ulaşım araçlarıyla ilgili karar ise bu araçların kayıtlı bulunduğu sicile şerh verilmek suretiyle icra olunur. Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kesinleşmesi halinde veya şerhin konulduğu tarihten itibaren iki yıl (2) içinde, şerhin devamı yönünde hukuk mahkemesinden verilmiş ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir karan ibraz edilmediği takdirde şerh kendiliğinden terkin edilir.

(Fıkra 22.06.2017 tarih ve 30104 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 691 Sayılı Khk ile [7069/7 md. ile Aynen Kabul] Eklenmiştir) Birinci fıkra kapsamına giren suçlar nedeniyle gerçek veya tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşlarının uğradığı zararların tazmini amacıyla açılan davalarda; davalının adres kayıt sisteminde adresinin bulunmaması veya bulunup da tebligata elverişli olmaması halinde, mahkemece, dava dilekçesinin özeti tirajı ellibinin üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetelerden biri vasıtasıyla ilan edilir. Yapılacak ilanda davalının bir ay içinde yurtiçinde tebligata elverişli bir adres veya 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanununun 7/a maddesi uyarınca kayıtlı elektronik posta adresi bildirmemesi ya da davada kendisini avukatla temsil ettirmemesi halinde, yargılamaya yokluğunda devam olunacağı, yargılama aşamalarında başkaca tebligat yapılmayarak hüküm verileceği ve hükmün de aynı usulle tebliğ edileceği ihtar edilir. Adresi yabancı ülkede bulunan davalıya çıkarılacak tebligatta, bu fıkrada belirtilen ilanda yer alan hususlar ile yabancı ülke adresine bir daha tebligat yapılmayacağı ihtarına yer verilir.

(Fıkra 22.06.2017 tarih ve 30104 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 691 Sayılı Khk ile [7069/7 md. ile Aynen Kabul] Eklenmiştir) Birinci fıkra kapsamında açılan davaların kısmen veya tamamen reddi halinde, davacı aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmolunur. Ancak belirlenen ücret dava değerini geçemez.


(1) Altı Çizili İbare 29.10.2016 Tarih ve 29872 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan 676 Sayılı Khk ile [6757 Sayılı Kanun ile Aynen Kabul] eklenmiştir.
(1) "bir yıl" İbaresi 22.06.2017 Tarih ve 30104 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan 691 Sayılı Khk ile [7069/7 md. ile Aynen Kabul] şeklinde değişmiştir.