ANA SAYFA

YUKARI
Yazdır
Belgenin tamamı için programı satın almanız gerekmektedir.
+90 (555) 801 30 49
+90 (242) 248 23 55
+90 (212) 654 88 15
+90 (312) 231 81 36
+90 (242) 248 23 32
3065
Katma Değer Vergisi Kanunu
Genel Tebliği

Maliye Bakanlığından

31/12/1985
18975
Seri No: 18

(Tebliğ 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tebliğ ile Yürürlükten Kaldırılmıştır)

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun uygulamasına ilişkin olarak Bakanlığımıza intikal eden olaylar nedeniyle aşağıdaki açıklamaların yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.

  1. 27.6.1985 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 14 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde belirtildiği gibi, telafi edici usulde vergilendirilen mükelleflerden, işletme hesabı esasına göre defter tutanlar da 1 Ocak 1986 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir. Bu duruma göre, telafi edici usulde vergilendirme uygulaması 31 Aralık 1985 günü sona erecektir.

    İşletme hesabı esasına göre defter tutan ve telafi edici vergilendirme usulünden gerçek usule geçen katma değer vergisi mükelleflerinin uyacakları esaslar:

    1. Telafi edici vergilendirme usulüne tabi mükelleflerin gerçek usule geçiş tarihi olan 1 Ocak 1986 tarihine kadar mal alışlarında yükseltilmiş vergi oranı, bu tarihten sonraki alışlarında ise normal oran uygulanacaktır. Bu mükellefler, 1 Ocak 1986 tarihine kadar olan satışları ile ilgili olarak daha önce olduğu gibi katma değer vergisi tahsil etmeyeceklerdir.

    2. Telafi edici usulde vergilendirilen ve 1 Ocak 1986 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilecek olan mükellefler, stok bildiriminde bulunmak suretiyle, stoklarında bulunan mallara ait alış vesikalarında gösterilen katma değer vergisini indirim konusu yapabileceklerdir. Bu mükellefler, 31 Aralık 1985 tarihi itibariyle stoklarında bulunan ve katma değer vergisi ödemek suretiyle iktisap ettikleri malları, 15 Ocak 1986 tarihine kadar bağlı bulundukları vergi dairesine stok bildirimi ile beyan ettikleri takdirde, bu mallara ait alış vesikalarında gösterilen katme değer vergisini indirim konusu yapabileceklerdir. Alış faturalarında kayıtlı malların bir kısmının 1 Ocak 1986 tarihinden önce satılması halinde bu mallar stoklar arasında yer alamayacağından, bu malların alış faturasında kayıtlı katma değer vergisinin tamamı değil, sadece stoklara isabet eden kısmı belirtilen esaslar dahilinde beyan ve indirim konusu yapılabilecektir.

    3. Stok bildirimi herhangi bir şekle tabi olmayacaktır, ancak stok bildiriminde; mükellefiyet sicil numarası başta olmak üzere mükelleflerin hüviyetlerine ilişkin bilgiler ile stok olarak bildirilen malın cinsi, miktarı, birim fiyatı, tutarı, katma değer vergisi ve ilgili fatura tarih ve numarası gösterilecek ayrıca tarih konulmak suretiyle imzalanacaktır.

    4. Telafi edici vergilendirme usulüne tabi mükellefler, gerçek usulde vergilendirme usulüne geçiş tarihine kadar olan satışları ile ilgili alışlarında ödedikleri katma değer vergisini indirim konusu yapamayacaklardır. Ancak 14 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde açıklandığı gibi bu şekilde indirilemeyen katma değer vergisi, gelir vergisi uygulaması çerçevesinde fatura tutarı içinde maliyet unsuru şeklinde nazara alınabilecektir.

    5. Stok olarak bildirilen malların alış faturalarında gösterilen katma değer vergileri; gerçek usulde vergilendirmenin başladığı Ocak 1986 vergilendirme döneminde ve bir defada indirim konusu yapılacaktır. Ocak ayında indirilemeyen kısım kalırsa müteakip aylarda indirilebilecektir. I3u tarihten sonraki alış ve giderler dolayısıyla yüklenilen vergilerin ise genel esaslar çerçevesinde ilgili oldukları dönemde indirileceği tabidir.

    6. Mükelleflerin yukarıda belirtilen stok bildirimleri ile beyan ettikleri emtiaya isabet eden katma değer vergilerinin, telafi edici vergilendirme usulüne tabi olunan dönemde normal olarak fatura tutarı içinde maliyet unsuru olarak kaydedilmesi gerekir. Bu durumda aynı vergi tutarları gerçek usulde vergilendirilmenin başladığı tarihten sonra hesaplanacak katma değer vergisinden indirileceği için bu. miktarların gider hesaplarından düşülerek indirilebilir katma değer vergisi hesabına intikal ettirilmesi gerekir. Başka bir deyişle bu miktar, emtianın maliyetinden düşülecektir.

    7. 14 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde bakkaliye emtiası yanında perakende azami satış fiyatı Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığınca tespit edilen sıvılandırılmış petrol gazı (L.P.G) satanların da telafi edici vergilendirme usulünden faydalanabileceği, bu usulü tercih edenlere sıvılandırılmış petrol gazı satanların, söz konusu malların perakende satış fiyatını 11'e bölerek katma değer vergisini hesaplayıp beyan edecekleri ve bu malların satışını yapan telafi edici usulde vergilendirilen mükelleflerin kendi satışları ile ilgili olarak vergi tahsil etmeyeceği belirtilmişti.

      Telafi edici usulde vergilendirilen ve 1 Ocak 1985 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilecek olan mükellefler, bu tarihten sonra sıvılandırılmış petrol gazı (L.P.G.) satışlarında genel hükümlere göre katma değer vergisi uygulayacaklardır.

      Ancak, telafi edici usulde vergilendirilmekle beraber sıvılandırılmış petrol gazı (L.P.G.) satan mükelleflerin, stoklarında bulunan bu mallara ait katma değer vergisini indirim konusu yapabilmeleri için, stok bildirimine bu malları da dahil etmeleri gerekmektedir.

      Diğer taraftan satıcılar bu malları Enerjî ve Tabi Kaynaklar Bakanlığınca katma değer vergisi dahil perakende satış fiyatı üzerinden teslim edecekler ve katma değer vergisini, söz konusu malların perakende satış fiyatını 11'e bölerek hesaplayacaklardır.

    8. Tekel mamulleri, milli piyango bileti, gazete, dergi ve periyodik yayınlar gibi özel matrah şekillerine göre vergilendirilen maddeleri satanlar bu maddeleri stok olarak beyan edemeyeceklerdir.

  2. 14 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin (B) bölümünde belirtildiği gibi, gerçek usulde vergilendirilen katma değer vergisi mükelleflerinin tamamı 1 Ekim 1985.tarihinden itibaren birer aylık vergilendirme dönemine tabi tutulmuştur.

    Buna göre, telafi edici usule tabi olup 1 Ocak 1986 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilecek olan mükellefler, Ocak 1986 dönemine ilişkin beyannamelerini en geç 25 Şubat 1986 günü akşamına kadar bağlı bulundukları vergi dairelerine vereceklerdir. Diğer aylarda da o aya ait beyannameler takip eden ayın 25 inci günü akşamına kadar verilecektir.

  3. Bilindiği üzere Katma Değer Vergisi Kanununun 46 ncı maddesine 3099 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle eklenen 6 ncı fıkra hükmü gereğince, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından verilen teşvik belgeler5nde gösterilen yatırım mallarının ithalinde ödenmesi gereken katma değer vergisi, bu verginin fiilen indirilmesinin mümkün olacağı tarihe kadar ertelenmektedir.

    Buna göre ve 9 seri no.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde açıklandığı üzere, mükelleflerce, yatırımın gerçekleştiği tarihten sonra mal teslimleri ve hizmet ifaları dolayısıyla vergi dairesine beyan edilip ödenen katma değer vergisi toplamı yatırım mallarının ithalinde ertelenen katma değer vergisi toplamına ulaştığında, söz konusu tecil tutarında katma değer vergisi ödendiğine ilişkin vergi dairesinden alınacak yazı ilgili Gümrük İdaresine ibraz edilmekte ve Gümrük İdaresince de daha önce yatırım mallarının ithalinde ertelenen katma değer vergisi terkin edilmektedir.

    Ancak faaliyetleri tam istisna kapsamına giren mükelleflerin vergi ödemeleri söz konusu olmadığından, bunların teminatları, ilgili dönem beyannamelerinde tam istisna kapsamına giren işlemler bölümünde beyan edilen bedellerin %10'undan, aynı beyannamelerde varsa "iadesi gereken vergi" tutarlarının düşülmesi sonucu kalan miktarların toplamı gümrükte ertelenen vergi tutarına ulaşınca vergi dairesinden alınacak yazı ile ilgili Gümrük İdaresine başvurularak teminat çözülecektir.

    Tam istisna kapsamına giren işlemler yanında vergiye tabi faaliyetleri de bulunan ve bu faaliyetlerin ağırlığına bağlı olarak herhangi bir beyan döneminde vergi dairesine vergi ödemek durumunda olan mükellefler, ödedikleri bu vergileri teminatın çözülmesi ile ilgili hesaplamaya dahil edeceklerdir. Bu beyannamelerde teminatın çözülmesine ilişkin hesaplamaya, "ödenmesi gereken vergi" ile tam istisna kapsamına giren işlemlere ait bedellerin % 10'u olarak bulunan tutarlar birlikte dahil olacaktır.

    Öte yandan, yukarıda sözü edilen 9 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin 3 üncü bölümünün (c) paragrafında teminatın, "yatırımın gerçekleştiği tarihten sonra" mal teslimi ve hizmet ifaları nedeniyle ödenen vergiler toplamına bağlı olarak çözüleceği ifade edilmiştir. Uygulama aynı esaslar dahilinde devam edecektir.

    Söz konusu 46 ncı maddenin 6 ncı fıkra hükmünün uygulamasından sadece gerçek usulde katma değer vergisi mükellefleri yararlanabileceklerdir. Buna göre, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından teşvik belgesi verilmiş olsa dahi, katma değer vergisi mükellefi olmayan kişi ve kuruluşların yurt içindeki faaliyetleri nedeniyle katma değer vergisi hesaplamaları ve dolayısıyla indirim konusu yapmaları söz konusu olmadığından, bu kişi ve kuruluşların yatırım malları ithalatının bahsi geçen Kanunun 46/6. maddesi kapsamında mütalaa edilemeyeceği için bu malların ithalinde ödenmesi gereken katma değer vergisinin söz konusu hükme istinaden ertelenmesi mümkün değildir.

    Öte yandan, teşvikli malların ithalinde ertelenen katma değer vergisi dolayısıyla verilen teminatın çözülmesi için, Vergi dairelerine yapılacak başvurularda, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından verilen Teşvik Belgesi ve yatırım mallarını gösterir çeki listesi ile Gümrük İdarelerince verilen ayniyat makbuzunun birer örneği eklenecektir. Ayrıca her bir Gümrük İdaresince ertelenen katma değer vergisi tutarları ve çözdürülmesi istenen teminat miktarı ile, ilgili Gümrük İdarelerinin bildirilmesi gerekmektedir. Vergi dairelerince de bu konuda yukarıda bahsedilen hususlar çerçevesinde verilecek uygunluk yazısı, yatırımcının teminat tutarları gözönüne alınarak Gümrük İdarelerine hitaben yazılacaktır.

  4. (23.11.2001 tarih ve 24592 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 84 Seri No'lu KDVK. Genel Tebliği ile yürürlükten kaldırılmıştır.)

  5. Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesine, 3099 sayılı Kanunla eklenen (c) bendi ile "Gümrük Giriş Tarife Cetvelinin (27.09) tarife pozisyonunda yer alan ham petrol ile (27.01) tarife pozisyonunda yer alan akaryakıt ve yağların (38.19.29) tarife pozisyonuna giren yalnız petrol istihsalinde kullanılan kimyevi müstahzarlar ile (34.02.38.19) yalnız makina yağı istihsalinde kullanılan katkı maddeleri (additifler) nin Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı ihtiyacı için bu kuruluşlara veya gerek göstermeleri üzerine bu kuruluşların akaryakıt ikmalini yapan müesseselere teslimi" katma değer vergisinden istisna edilmiştir.

    Ancak aynı Kanuna eklenen geçici madde gereğince bu istisna uygulaması, 31.12.1985 tarihinde son bulmuştur.

    Buna göre, 1 Ocak 1986 tarihinden itibaren söz konusu bent kapsamına giren işlemlere, genel hükümlere göre katma değer vergisi uygulanacaktır.

Tebliğ olunur.